Kilis'in önemli arkeolojik alanlarından biri olan Oylum Höyük’te kazı çalışmaları, yaz sıcaklarının etkisi altında hız kesmeden devam ediyor. Bu bölge, tarihi zenginliği ve kültürel mirası ile sadece Türkiye’nin değil, dünyanın dört bir yanından araştırmacıların ilgisini çekiyor. Her yıl farklı üniversitelerden gelen bilim insanları, buradaki kazı çalışmalarına katkıda bulunarak geçmişin sırlarını gün yüzüne çıkarmaya çalışıyor.

Tarih Kokan Toprağa Yolculuk

Oylum Höyük, bilinen en eski yerleşim alanlarından biri olarak tarihe ışık tutuyor. Yapılan araştırmalar, bölgenin milattan önce 7000 yıllarına kadar uzandığını gösteriyor. Kazılar sırasında çıkarılan kalıntılar, özellikle Hitit, Roma ve Bizans dönemlerine ait yapıları ve objeleri barındırıyor. Bu nedenle, Oylum Höyük’teki kazı çalışmaları, geçmiş toplumların sosyal, ekonomik ve kültürel yapıları hakkında da önemli bilgiler sunuyor.

Kazı alanında görev yapan antropologlar, arkeologlar ve diğer uzmanlar, sıcak havaya rağmen çalışmalarını sürdürüyor. Kazının lideri Dr. Ahmet Yılmaz, “Yaz aylarında burada sıcaklık 40 dereceyi bulabiliyor ama biz bu zorlu koşullara rağmen tarihimize sahip çıkmalıyız. Her gün yeni bir bulguya ulaşmak, geçmişle bağ kurmak büyük bir motivasyon kaynağı.” şeklinde açıklamalarda bulundu.

İklim Koşulları ve Kazı Çalışmalarının Zorlukları

Oylum Höyük'teki kazı çalışmalarının en büyük zorluklarından biri, yaz aylarında artan sıcaklık ve bu durumun getirdiği zorluklar. Kazı ekipleri, günün en sıcak saatlerinde çalışmasını aksatmadan sürdürmek için sabah erken saatlerde işe başlayarak öğle saatlerinde molalar vermeyi tercih ediyor. Ayrıca, ekip üyeleri, düzenli olarak su tüketimi ve güneşten korunma önlemleri alarak sağlıklarını korumaya çalışıyor.

Bölgenin tarihi dokusunu korumak ve gün yüzüne çıkartmak amacıyla yürütülen bu çalışmalar, sadece yerel halk için değil, uluslararası büyük bir önem taşıyor. Oylum Höyük, UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne girmeyi hedefleyen bir miras alanı olarak da dikkat çekiyor. Bu doğrultuda yürütülen kazı çalışmalarının desteklenmesi, hem tarihi mirasın korunmasına hem de bölge ekonomisine katkıda bulunacaktır.

Oylum Höyük’te yürütülen kazıların hem bilimsel anlamda hem de turizm açısından büyük bir potansiyel taşıdığı düşünülüyor. Bu bağlamda, yerli ve yabancı turistlerin bölgeye ilgisinin artması bekleniyor. Kazı alanında düzenlenecek olan ziyaretçi turları ile halkın bu tarihi alanla buluşması sağlanacak. Elde edilen bulgular, sergiler ve akademik yayınlar aracılığıyla kamuoyuyla paylaşılacak.

Sıcak havaya rağmen kararlılıkla yürütülen kazı çalışmaları, Oylum Höyük’ün sadece arkeolojik ve tarihsel bir alan olmasının ötesinde, Anadolu topraklarının derinliklerinden getirdiği köklü kültürel değerleri de gün yüzüne çıkarmayı hedefliyor. Gelecek nesillere aktarılması gereken bu zengin geçmiş, aynı zamanda günümüz toplumunun kimliğini şekillendiren unsurlar arasında yer alıyor.

Sonuç olarak, Kilis’teki Oylum Höyük kazıları, sıcak havaların zorluklarına meydan okuyarak devam ediyor. Tarihin derinliklerinde kaybolmuş olan kültürel mirası gün yüzüne çıkarmak, hem yerli hem de uluslararası düzeyde büyük bir öneme sahip. Bu nedenle, tüm zorluklara rağmen her yıl yenilenen bu ardıma kararlılıkla ve özveriyle devam eden çalışmalara destek verilmesi, bilim dünyası ve toplum için kritik bir adım olacaktır.